Ceyhun Yılmaz

Telefon rehberi mutsuzluk verir insanlara, dost diye geçinip, en zor anlarında aramayan sahtelerin yazılı belgeleridir aslında.

Herkes sevdiğinin peşinde boşuna koşmak yerine, kendisini sevene evet dese; bitecek bu film.

Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; Herkesin yüzü ıslak, başları eğik, herkes benim hep olduğum gibi.

Seninle her şey güzeldi. Sensiz daha güzelmiş. Seninle yaşamamak lazım. Senden sonra yaşanmıyor zaten.

Keşke pin kodunu 3 kere yanlış girince kilitlenen telefonlarımız gibi, kalplerimiz de 3 kere yanlış insanları sevince kitlense.

Boğazımda düğümsün.. Yutkunsam gideceksin, Yutkunmasam ölürüm.

Olmadı… Sensiz Uyanmamak İçin. Bu Gece de uyunmadı.

Bana kötü sözler söyleme. İyiliğin kalsın aklımda. Bağırma bana. Ben seni duyamam şimdi. Kavga edemezsin ki artık benimle. Ben sana sadece ‘susarım’ artık.

En çok da kendimden özür dilerim. Çünkü bana çok yanlış yaptım.

Dün bir şarkı çıktı radyoda, yarısına ben eşlik ettim yarısına gözlerim. Söylemek çok acıtıyor ama “Ben seni çok özledim.

Kimin bu hüzün? Benimse eğer neden içim titriyor hep? Seninse eğer ne işi var bende? Gel bir gece yarısı, al hüznünü. Gel geceye bile söylersem namerdim, gel.

Elden düşme sevdalar değil benim istediğim. Ya yüreğinin sahibi olmalıyım, ya da hiçbir şeyin.

Aşk yalansa, neden bu kadar gerçek aşk acısı?

Terk edilirken görüşürüz kelimesi kadar acıtan bir şey yoktur hayatta. Öldürdüğü yetmezmiş gibi, bir de umut verir adeta

Merak etme üzülmüyorum peşinden. Ki sen bana unuttum derken, senin kim olduğu hatırlamaya çalışıyordum ben.

Ben sana yanarken şimdi… Sen kim bilir nerede üşüyorsun.

Gideceksen git, İnan beddua bile etmem sana. Bilemem çünkü isabet eder mi ikiyüzlü suratına.